7 Mart 2010 Pazar

sakın gelme

biraz kireç sökücüden sonra
kaldığımız.. ehem.. yerden
1 haftayı 1 ay gibi yaşamıştı mesela
yada hava soğuyup ısınarak kandırıyor herkesi..
....................
kendine gene yukarlardan bakıyorsun
yööö
öyle öyle
görüyorum ben
nerdesinki
daha yukarda!!...
...............................
sıkılmamıştı ama
genede soğuktu elleri buz gibi gözleri daha da
hatta
buz mavisi
.
arıyordum açmıyordu telefonunu
bağırıyordum duymuyordu sesimi
..
yukardan izledim ben hepsini.
morfin gibiydi sözleri
uyuşturmuştu beynini heryerini
yaparken her istediğini
aklında tek bir düşünce yoktu
hepsi raflardaydı
boyum da yetmedi
.......................................
hep kalabalıktaydı
gözleri ışıklarda
sen konuşurken kulağı başkasında aklı bambaşkasında
gözlerini bir yakalayamazdı
tutup saçından kendine çekemedi
korktu incitmekten
sonunda onu kaybetti
..
ölüm emirlerden beğenilen emirdi
en belirgin özelliği gidipte gelmemekti
buz gibi bir rüzgarda mendireğin en ucundaydım
tüylerim tek tek kalktı hatta acıdı dondu döküldü
montumun kolundan yere
buz gibiydi nefesin
boynumdan bir ürpermedir aldı taa belime kadar indi
elin gibiydi
beni kendine çektin
güneşe rağmen dalgalıydın ya
buz gibiydin
buz mavisi gibi
zor kurtuldum elinden
...........
tarihi kent dedim bağrıma bastım
bütün tabelalar doğru yolu gösteriyordu
baktım
gitmedim ordan
bilmediğime saptım
elini bıraktım
bir çıkmaz sokakta kaldım
arkama döndüğümde beni bekliyorlardı
ellerinde sopalar
gözleri bomboş
.........................
camdan dı gururu ve çok kez tekrar tekrar yapıştırılmıştı
404 lerle duruyordu ayakta
ve hep genede sehpanın en köşesine koyuyordu kendini
hani biri geçerken çarpsın diye
yere düşüp tekrar kırılsada hasretti o kadarcık temasa
belki sıcak değildi ama
insandı çarpan
herkes
kendinin farkında olmadığı an insandı çünkü ona göre
biri senin içine bakmıyorsa insandı
bakıyorsa kaçardı o
en çok onu görenden korkardı
..........................................
.........................
..........................................
aklına bir şarkı gelir ya insanın bazen öyle
ve belli sahneler zihin klipleri derdiniz hani sizz
bende gülerdim
anladımki ben sizi kandırmışım hiç samimi gülmemişim
gözlerimden gelen yaşlar hiç mutluluktan olmamış sizinle efendim
ama olsun
ağlatmak ne yolla olursa olsun zafermiş ya
o zaman çok da önemli değilmiş
birbirimize göz yaşı borcumuz kalmamış
derdiniz ya gözyaşı borcu kan borcu gibidir diye
o da yalanmış efendim
sadece ağız alışkanlığı kalmış eseriniz.
teşekkür etmişiz bizde
bitmiş.
...................
4 vesikalık boyundaymış AŞK
gürül gürülmüş
hafif sararmış ama aynen ilk günkü gibiymiş..
...
kuşlar var misal siyah başlıkları var
gözleri insan gözü gibi mavi
kanlanmış biraz
kargı da sahildeler
sudalar
gözleri kanlı
korkunçlar..
....
kediler var
karınları şişmiş mesela
ve babaları hiç olmamış
gözleri gene mavi ama yeşile çalıyor biraz
çok güzel değil
hatta biraz patlak
farklılar ama
kedi kadınlar mesela
sevilmezlermiş mesela..
...............................................
...............................................
-sen bilmezsin ben kaç kere kopardım o kabloları sen beni bulama diye..
--neden?
-nedeni içinde cümlenin bulama diye..
--neden..delirticek misin sen beni?
-daha çok mu?
--......
-susunca daha güzelsin
--beni hiç dinlemedin
-kablolar diyordum
--kapı kilitleri yada
-sen benim kapımı kırdın
--bıçağın ete sürtünme sesini duydum..delirttin sen beni.
-hiç bir şey yapmıyordum
--kapı kırılınca gördüm
-düşündüğümden minikmişsin
--anılarda büyüğüm ben
-anılarımdada yoksun artık
--anılarda büyüdüm hatta..
-hiç olmadın anılarda
--o zaman ben yokoldum
-yada hiç olmadın
--biliyorum..
...................................................
...................................................
...................................................
illet bir yağmurda
sen direksiyondasın
biz bir yokuştayız
sağda duvarda kemerli bir girinti var
eskiden birşey varmış orda belli sonra sadece o kemerli girinti..
geçiyoruz
senin gözün yolda
girintide bir adam var
üstünde sadece bir deri mont
yıpranmış
adamın saçları uzun
kirli sakalı var
ıslak
yırtık bir kotu var
önünde motorsikleti duruyor
kırmızı
yağmur o kadar sert yağıyor ki
araba bile zor gidiyor
cam kırılıcakmış gibi
takır takır damlalar vuruyor
adam da durmasını bekliyor
5 saniye sürdü önünden geçmemiz
sen yola bakıyordun
ben adama
adamda bana
elleri cebinde
omuzlarını kaldırmış kendine çekmiş
bir an baktı bana gözleri takip etti.
geçtik gittik..

Hiç yorum yok: